bugün
yenile
    1. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      saphiens hayvanlardan tanrılara ve homo deus kitabının yazarı israilli prof.son okuduğum saphiens kitabında insan ırkını en yalın ve net şekilde gerçekleriyle ve tartışmalı yönleriyle size aktarıyor,kitapları şuan dünyada bestseller ayrıca evrimide size yalın bir şekilde anlatıyor,kesinlikle okunmalı iki kitabıda.
    2. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "bir varlığın kurgusal olup olmadığını nasıl bilebilirsiniz? oldukça basittir aslında; "acı çekiyor mu?" diye sorun yeter. insanlar zeus'un tapınaklarını yaktığında zeus acı çekmez. euro değer kaybettiğinde euro kederlenmez. bankalar battığında banka mağdur olmaz. bir devlet savaşta kaybettiğinde devlet ıstırap çekmez, bankalar ve devletler metaforlardan ibarettir. fakat savaşta yaralanan bir askerin acısı gerçektir. yiyecek tek lokması olmayan yoksul bir köylü gerçekten eziyet çeker. annesinden ayrılan yeni doğmuş bir buzağı gerçekten ıstırap duyar. gerçeklik budur."
    3. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ''ilk avcı toplayıcının avustralya sahillerine ayak bastığı an, homo sapiens'in ilk kez belirli bir kara parçasında besin zincirinin en üstüne tırmandığı ve artık dünyanın en tehlikeli hayvanlarından biri hâline geldiği andır.'' ''lüksler zamanla ihtiyaç haline gelir ve yeni zorunluluklar ortaya çıkarır.'' ''dünyada artık doğal kıtlıklar kalmadı, sadece siyasi kıtlıklar var. eğer suriye, sudan ya da somali'de insanlar açlıktan ölüyorsa, bu bazı siyasetçiler böyle istediği için oluyor.'' ''örneğin internet yaygın olarak ancak 1990'larda kullanılmaya başlandı, yani ancak yirmi yıl önce. oysa bugün dünyanın internetsiz nasıl olacağını hayal bile edemeyiz.'' ''aslına bakarsanız dünyada üç tür kaynak bulunur : hammadde, enerji ve bilgi. hammadde ve enerji tükenebilir, elinizdekiler kullanıldıkça azalacaktır. bilgiyse aksine büyüyen bir kaynaktır, ne kadar kullanırsanız elinizdeki o kadar artar.'' (bkz: sapiens a brief history of humankind)
    4. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
    5. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      sapiens'i okuyun çok iyi kitap...
    6. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "davranışı değiştirmeyen bilgi işe yaramaz."
    7. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      sapiens a brief history of humankind gibi muhteşem bir eseri bizlere kazandıran entelektüel. yanlış anımsamıyorsam dinler tarihi üzerine kariyer yapmıştır.
    8. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      insan türünün kısa tarihi adlı eserinde bir çok bilgi sunuyor. mesela, dünya üzerinde var olan tüm canlıların milyonlarca yıl öncesinde bir atası olduğunu düşünüyor; kediler (aslan, çita, ev kedisi), köpekler (sırtlan, çakal, tilki) ve homo sapiensin de şempanzeler ile aynı ataya sahip olduğunu öne sürüyor. buna ek olarak, kemiğin içindeki iliği yememizin milyonlarca yıl öncesine dayandığını söylüyor. aslanların bir hayvana saldırdığını düşünelim homo sapiens henüz cesur veya onlardan üst bir seviyede değil o yüzden sırasını bekliyor ardından sırtlanlar geliyor ve daha sonra akbabalar. en son olarak atalarımıza sıra geliyor ve sadece kemiğin içindeki iliği yiyoruz ayrıca bu konuda ustalaşıyoruz.
    9. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      (bkz: hayvanlardan tanrılara: sapiens), (bkz: homo deus: yarının kısa bir tarihi) ve (bkz: 21. yüzyıl için 21 ders) gibi muhteşem 3 kitap yazmış israilli tarihçi ve yazar. kitaplarını okurken insan aydınlanıyor resmen.
    10. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Harari'nin üçlemesi hakkında Twitter'da kısa bir flood yapmıştım. Onu ekleyeyim: --- spoiler --- Harari’nin 3. kitabı çıkınca bir takım ön yargılarımdan ötürü homo deus’u okumadığımı hatırladım. 3. Kitabı da alıp vakit kaybı pahasına Sapiens’ten başlayıp 3’ünü birden okumaya karar verdim. Bugün son kitabı biter muhtemelen Çok ilginç bir deneme bu üçleme. (Evet üçleme) Üçleme dememin sebebi aslında şu. Nesne olarak kendimi ele alırsam durum şöyle oluyor. Sapiens: Nereden geliyorsun? Homo Deus: Nereye gidiyorsun? 21. Yy, 21 ders: Şimdi ne bok yiyeceksin? Bu şekliyle insan nesnesinin zamanını geçmiş, gelecek ve şimdi olarak kapsama denemesi. Burada “Sapiens sendromu diye bir şey var. Her şeyi o kitapla anlamaya çalışan genç” gibi hicivli bir tivit görmüştüm ki harika bir tespit. Ama buna rağmen Harari’nin bu kapsayıcı denemesi şaşırtıcı. Göreli bir alçak gönüllükle insan nesnesini bu kadar geniş bir şekilde kapsamaya çalışmasındaki zarafet saygıyı hak ediyor. Modern zaman düşünürleri hakkında hep merak ettiğim şey kimlerin yarına kalacağı sorusuydu. Yarını bugünün hangi isimleri şekillendirecek? Listenin başına veya sonuna fark etmeksizin Harari’yi eklemek çok doğal olacaktır. Hem de şimdiden! A. Whitehead “Batı felsefesi Platon’a düşülmüş dipnotlardan ibarettir.” diyerek batı felsefesini iğneler. Onun alaycı kastını bağlamdan koparırsak ilgili önerme kendi başına doğrudur. Platon bugün batı felsefesine dair neredeyse bütün konuları ele almış, işlemiştir. Platon felsefenin “içindekiler” bölümünü oluşturmuştur. Platonu beğeniriz ya da ahmak hatta zorba bulabiliriz. Ama fark etmez. Onun görüşleri dikkate alınmaksızın felsefede konuşulacak konuları belirlemiştir. Yuval Noah Harari’yi de bu bağlamda Platon’a benzettim biraz. Harari küstahça, aptalca şeyler yazmış olabilir. Sığ görüşler ortaya atmış da olabilir. Ya da zekice şeyler. Devrimsel fikirler... Önemsiz detaylar bunlar. Harari yarına kalacaktır çünkü 3. Bin yılın başında insanlığa “konuşulacak şeyler”i bağışlamış. Yeni bir çağın başlarındayız ve bu çağın yeni bir paradigması doğuyor. Bu paradigma değişimine hakim bir isim olarak Harari omurga için öncülük ediyor. Hem de bütünleyici bir yaklaşımla neredeyse önemli her detayı öne çıkartarak. Bu dakikadan sonra yeni bir paradigmayla gireceğimiz yeni çağda insanların düşünceleri ve eylemleri Harari’ye düşülmüş dipnotlardan ibaret olacaktır. Onaylayanlar ya da yanlışlayanlar olacak konulara yeni bakış açıları getirilecek ama her seferinde herkes Harari’nin üçlemesine göre pozisyon alacaktır. Bu üçlemeyi bu yönüyle imrendirici buluyorum. Sosyal insanın tüm zaman mefhumunu 3 kitapta özetleme becerisi. Sapiens’i tekrar okumama rağmen Sapiens dahil 3 kitapta da çok fazla not almışım. Değindiği her konu çok değerli ve oldukça özgün. 3 kitaptan 6 kitap çıkarmak mümkün neredeyse. Bu da ayrı bir taktir meselesi tabii. Twitter bunları yazabilmem için uygun bir ortam değil ama bu 3 kitap bütünsel olarak epey tartışma yaratmaya müsait gerçekten. Harari her kitabında “insandan tanrıya” yolunu tarihin içinden çekip masaya koyuyor ve bu yolculuk için büyük büyük önermeler ortaya atıyor. + Ortaya kendine özgü bir bakış açısı koyup bu perspektiften bir anlatı var. Kitabı iddialı ve tartışmalı yapan şey de bu. Kendine ait yol haritasını çekip çıkardığı verileri ışığında anlatan temellendiren bir tutum... Her geçen yıl tartışılmaya devam edecektir. Ancak kendisinin “konuşulacak şeyler”i tüm insanlara bağışlamış ve hatta dikte etmiş olduğu gerçeği benim nazarımda değişmeyecektir. Yeni çağın “fihrist”i sanıyorum onun ellerinden çıkmış oldu. Ayrıca Harari ile yeni kitabı üzerine yeni bir söyleşi yapıp bunu bizimle tekrar paylaşan sayın Serdar Kuzulolu'na teşekkürlerimi sunuyorum. Harika bir söyleşi olmuş. Yeni oluşan paradigmamız üzerine ilginç anektodlar var. Buyrun: şu daha önce de Harari ile türkçe altyazı destekli 1 saatlik video-röportaj hazırlamış. Bir önceki söyleşinin linkini tekrar ararken fark ettim. izlemedim henüz ama onu da buraya koyayım: şu --- spoiler ---
    11. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      george clooney hayranı tarihçi.
    12. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Flu TV'ye çıkmış. Seversin sevmezsin ama bu İlker Canikligil, YouTube'a damgasını vurdu ya.